|
|
|
|
|
YKY Kitap Kulübü’nün beşinci sohbeti 12 Haziran’da Beyoğlu Kitabevi’nde! Haziran kitabımız Linn Ullmann’ın güzellik ve unutuş, arzu ve utanç, iktidar ve güçsüzlüğü konu alan yeni romanı “Genç Kız, 1983”
|
|
|
|
|
|
|
|
“Genç Kız, 1983” farklı zamanlarda farklı şehirlerde, Oslo, Paris ve New York’ta geçen, bellek ve unutuşun katmanları hakkında etkileyici bir soruşturma. Linn Ullmann uzun süre karanlıkta kalmış sırları açığa çıkarmak üzere belleğin derinlerine matemli bir yolculuğa çıkıyor.
|
|
|
Kitap hakkında
“’Genç Kız, 1983’ […] akıllardan çıkmayacak, alabildiğine dürüst bir roman. Ullmann’ın bir yetişkin olarak hatırladığı ve yeniden sahnelediği genç kızın gücü ve acısına bakışı cesur ve şaşırtıcı.”
Deborah Levy
“Bir başyapıt. Anı ve hikâyenin bileşik gücüne yeni bir boyut getiriyor.” Ali Smith |
|
|
YKY Kitap Kulübü
Her ayın ikinci perşembe akşamı YKY Beyoğlu Kitabevi’ndeki Oda’da okurlarla buluşuyoruz. YKY Kitap Kulübü’nde editör Cem Alpan’ın moderatörlüğünde yeni yayımlanmış bir kitabımızı okurlarla birlikte inceliyor; edebiyat, sanat, felsefe, sosyoloji, psikoloji siyaset gibi alanların ışığında tartışıyoruz. Tartışmalarımıza kimi zaman kitabın çevirmeni kimi zaman konuyla ilgili alanlarda çalışan, düşünen, üreten isimler eşlik ediyor.
|
|
|
Linn Ullmann Linn Ullmann Çağdaş Norveç edebiyatının en önemli seslerinden biridir. New York Üniversitesi’nde İngiliz Edebiyatı eğitimi almıştır. Yirmiden fazla ülkede yayımlanmış, en çok satan kitaplar listesine giren altı kitabı bulunan yazar, 1996-1997 yılları arasında Norveç’in önde gelen gazetelerinden “Dagbladet”te ve 2006-2007 yılları arasında “Aftenposten”da köşe yazarı ve eleştirmen olarak çalışmıştır.
2020 yılından itibaren Oslo Edebiyat Evi işbirliğiyle hem yapımcılığını hem de sunuculuğunu üstlendiği bir podcast yayınlamaktadır. “How to Proceed” adlı podcast’inde aralarında Rachel Cusk, Deborah Levy ve Emmanuel Carrère’in de bulunduğu pek çok ünlü konuk yazarla dünya meselelerini ve edebiyatla ilgili konuları tartışmaktadır.
|
|
|
|
|
|
|
Anı ve kurmacanın kusursuz bir harmanı olan “Huzursuzlar” klasiklerle kurduğu diyaloğun yanı sıra Linn Ullmann’ın berrak, parlak, şiirsel düzyazısının gücüyle “otobiyografik roman” türünü yeni irtifalara taşırken yaşamak, aşk, kayıp, yaşlılık gibi başlıca gerçekliklerin peşinde dişli ve tutkulu bir okuma deneyimi vaat ediyor.
|
|
|
|
|
|